
Şehirlerin GPS için adeta “beton kanyonlar” olduğunu söyleyen araştırmacılar, uydu sinyallerinin binalara çarparak gecikmeli biçimde alıcıya ulaştığını ve bu nedenle konumun birkaç metre hatta onlarca metre sapabildiğini aktardı. Bu durum, özellikle otonom araçlar için ciddi bir güvenlik riski oluşturuyor.
NTNU araştırmacıları pahalı düzeltme istasyonlarına gerek duymadan, akıllı telefonlar ve otonom araçlarda kullanılabilecek yüksek doğruluklu bir konumlama sistemi geliştirdi. Ekip, bu karmaşık ortamlar için SmartNav adını verdikleri yeni bir konumlama teknolojisi geliştirdi. SmartNav, şehir içi koşullarda GPS doğruluğunu santimetre düzeyine yaklaştırıyor. Araştırmacılar bunun için birkaç farklı teknolojiyi bir araya getirdiklerini söylüyor.
Farklı çözümler bir araya getirildi

Bu sınırlamayı aşmak için ekip, birden fazla teknolojiyi bir araya getirdi. Bunların başında, PPP-RTK (Precise Point Positioning – Real-Time Kinematic veya Hassas Nokta Konumlama-Gerçek Zamanlı Kinematik) sistemi geliyor. Avrupa’nın Galileo uyduları, artık bu yöntemi destekleyen ücretsiz düzeltme verileri yayınlıyor. Böylece RTK istasyonlarının maliyetli altyapısına gerek kalmadan, gerçek zamanlı konum düzeltmesi yapılabiliyor.
Bu sırada Google, Android cihazlar için yeni bir servis başlattı. Şirket, dünya genelinde yaklaşık 4000 şehirde binaların üç boyutlu modellerini oluşturarak, sinyallerin yapılar arasında nasıl yansıyacağını önceden tahmin etmeye başladı. Bu teknoloji, harita uygulamalarında kullanıcıların yanlış kaldırımda veya sokağın karşısında görünüyor olma sorununu büyük ölçüde ortadan kaldırıyor.
10 santimetrenin altında hassasiyet elde edildi

SmartNav’ın en önemli avantajı, bu yüksek doğruluğu uygun maliyetle sunabilmesi. PPP-RTK sistemi sayesinde yoğun baz istasyonu ağlarına veya özel aboneliklere gerek kalmıyor. Böylece teknoloji yalnızca profesyonel ekipmanlarda değil otomobiller, akıllı telefonlar, dronlar ve kişisel navigasyon cihazlarında da yaygın biçimde kullanılabilecek.