Microsoft’un Sualtı Veri Merkezleri Projesi Kapanış Noktasında: Projeden Alınan Dersler ve Gelecek Vizyonu
Microsoft’un sualtı veri merkezleri projesi Project Natick, teknoloji dünyasında büyük ses getiren bir deney olarak 2013 yılında başladı. Proje, geleneksel veri merkezlerinin yüksek enerji tüketimini azaltarak daha sürdürülebilir, güvenilir ve ekonomik bir alternatif sunmayı amaçlıyordu.
Kaliforniya kıyılarında başlayan ilk aşama, 105 gün süren bir testle sualtı veri merkezlerinin uygulanabilirliğini kanıtladı. İskoçya’nın Orkney Adaları açıklarında konuşlandırılan 864 sunucu ve 27.6 petabayt depolama kapasitesine sahip Northern Isles adlı veri merkezi, iki yıl boyunca deniz dibinde çalışarak başarılı sonuçlar elde etti. Ancak Microsoft, projeyi sonlandırdığını duyurdu.
Sürdürülebilirlik ve Enerji Verimliliği Hedefi
Project Natick, veri merkezlerinin enerji tüketimini azaltmayı hedefledi. Geleneksel veri merkezleri, enerjiyi büyük bir bölümünü soğutmaya harcayarak verimsiz çalışıyordu. Microsoft, deniz suyunun doğal soğutma kapasitesinden faydalanarak bu maliyetleri sıfıra indirmeyi planlıyordu.
Deniz suyuyla pasif soğutma ve %100 yenilenebilir enerji kaynaklarıyla beslenen Northern Isles, karada bulunan veri merkezlerine kıyasla çok daha az arıza gösterdi. Ben Cutler, projenin başarısını vurgulayarak su altındaki veri merkezlerinin üstün performansını belirtti.
Bilimsel Bulgular ve Uzman Görüşleri
Projenin en önemli bulgularından biri, su altı veri merkezlerinin karadaki merkezlere göre sekiz kat daha güvenilir olmasıydı. Nitrojen dolu ortam ve insan müdahalesinin olmaması, bu güvenilirliğin ana nedenleri arasındaydı.
Prof. Md Jahidul Islam, su altı veri merkezlerinin sunduğu avantajları vurgularken akustik saldırıların bir tehdit olabileceğine dikkat çekti. Bununla birlikte, sualtı veri merkezlerinin fiziksel hasar riskini azalttığı ve daha enerji verimli olduğu belirtildi.
Neden Sonlandırıldı?
Microsoft, Project Natick’i kapatma kararı aldığını duyurdu. Bakım zorlukları, ağ bağlantısı maliyetleri ve ölçeklendirme sorunları, projenin sonlandırılma sebepleri arasında yer aldı. Sualtı donanım bakımının karmaşıklığı ve yüksek maliyetleri, projenin sürdürülebilirliğini zorlaştırdı.
Microsoft’un elde ettiği bulgular, karada da benzer sistemlerin uygulanabilirliğine ışık tutarken su altı veri merkezi konseptinin yeniden değerlendirilmesine neden oldu. Projeden öğrenilen dersler, gelecekteki veri merkezi tasarımlarının şekillenmesinde büyük rol oynayacak gibi görünüyor.