Semiha Şahin’e yangının perde arkasını anlatan CNN TÜRK İstanbul Haber Müdürü Nihat Uludağ şu değerlendirmelerde bulundu; Aslında bu olaya iş kazası diyorlar ama bu olay bir iş kazası değil, tamamen bir iş cinayet. Bir sürü ihmaller zinciri var. Burası Beşiktaş-Gayrettepe’de 16 katlı bir bina. Bu gece kulübü olarak adlandırılan yer de bu binanın -1 ve -2 yani zeminin altındaki yerlerde.
Ne kadarlık bir alandan bahsediyoruz? Yaklaşık günde 1400 misafirini ağırlayan, eğlenmek için gelen insanların, 1400 kişinin aynı anda gelebileceği devasa bir ortamdan bahsediyoruz.
Burada dün saat 12.47’de yangın çıkıyor. Bu katlarda normal insanlar, aileler yaşıyor. Ve ilginç; Şule Şakat bu binanın site yöneticisi… O da bugün dedi ki; ‘Biz aynı yerden girip çıkıyoruz.’ Öyle bir bina düşünün ki; Evine giriyorsun fakat lüks arabalarla insanlar iniyorlar ve eğlenmek için sürekli gelen insanlar var binana. Sürekli binaya giren çıkanlar oluyor ve haddi hesabı yok. Günde 1400 kişiden bahsediyoruz.
İlginç bir olay, gerçekten trafik bir olay. Dün saat 12.47 sıralarında yangın başlıyor resmi kayıtlara göre. İddiaya göre orada tadilat işlemi yapılıyor. Kaynak yapım sırasında oksijen kaynağının tüpü patlıyor. Daha sonra oradaki inşaat malzemelerine sıçrıyor ve oradaki duvarların ses yalıtım sistemiyle kaplanması lazım.
Dikkatinizi çekiyor mu? Duman, siyah duman. Biz bunu uzmanına da sorduk. Uzmanlar diyor ki; ‘Duman çok siyah çıkıyorsa, mutlaka petrokimya malzemeleri yanıyor’ demektir. Dolayısıyla ortamda ışıltılı, dekorlu, bol miktarda ışık sistemlerinin kullanıldığı gibi… Çok sayıda kablo ağının da örüldüğü bir ortam. Yangın, 12.47’de başlıyor. 12.48’de itfaiyeye haber veriliyor. İtfaiye yaklaşık 12.54’te, 7 dakika içinde olay yerine geliyor. Ama yangın o kadar hızla yayılıyor ki, işçiler kaçmaya başlamaya fırsat bulamadı.
KAÇACAK BİR KAPI YOK MUYDU?
Gerçekten kaçış yolu yok. Çünkü binaya bakar mısınız… 30 yıllık. 30 yılın üstünde çok eski bir bina. Eğlence merkezi için dizayn edilmemiş bir bina, -1 ve-2 katlarda. Normalde dünkü uzmanlarla konuştuğumuzda sorduk, dedik ki; ‘Böyle bir ortamda nasıl bir tahliye alanı olması lazım?’. Dediler ki; ‘En az 4 tane kaçış yolu olması lazım.’
Bakıyorsun, binanın içine ana kapıdan giriyorsunuz, dar bir koridor. Sağa sola ayrılıyorlar ve devasa bir salona çıkıyorsun. Dolayısıyla işçinin kendilerini tahliye edecek, kaçacak bir yeri yok.
Şöyle trajik bir durum daha var. Bütün o olay yerindeki görüntülerde mevcut. Uzmanlar diyor ki; ‘Alevler de oksijenin olduğu yöne dopru giderler.’ Yani ne demek… Onlar da kaçış koridorunu kullanıyor.
Sadece iki koridor var. O iki koridora alevler de oraya hücum eder diyor. İşçinin kaçmaya çalıştığı noktayla, alevlerin çoğalmaya çalıştığı nokta aynı nokta.
İşçilerin büyük bölümünün ölüm nedenine baktığınız zaman ilk incelemelerde, ilk bulgularda karbonmonoksit gazıyla zehirlenmişler. Oradaki petrokimya türevlerinin oluşturduğu duman ve zehirli gazlarla işçiler maalesef hayatını kaybetmiş.
BÜYÜK BİR TADİLAT MI VARMIŞ?
Evet. Orası devasa bir alan. Muhtemelen Ramazan sürecinde de kapalı. Bu süreçte de hızlı bir tadilat işlemi yapılmış. Peki tadilat izni var mı? Yok. Kaçak yapılan, izinsiz yapılan bir tadilat işlemi var. Biz şunu da merak ediyoruz? Evlerde, iş yerlerinde otomatik yangın söndürme sistemleri vardır. Bir duman, bir basınç değişiliği olduğunda o sistemler devreye girer. Ne yapar? Mesela anında su pompalamaya başlar ve o yangın söner. O da devre dışı kalmış.
İTFAİYE GİDİP İNCELEME YAPMAMIŞ
İlginç daha çok şeyler var; İlk ruhsatı burası 1987 yılındaki şartlarla almış. Daha sonra 2006 yılında itfaiye raporu almış. 2006 yılında itfaiye ‘olur’ demiş, o da ilginç. Daha sonra ne olmuş? 2006’dan sonra 2018’de ruhsat yenileme işlemi yapılmış. Ve o yıllarda itfaiye tekrar gidip bir inceleme yapmamış. Normalde İstanbul İtfaiyesi’nin 2018’den sonra da o ruhsat yenileme sürecinde de buraya gidip yangın açısından bir usulsüzlük var mı, ruhsata aykırı bir yapılaşma var mı diye bakması gerekiyor. Maalesef bakılmamış.
Tabi birçok kafalarda soru işareti var, birçok ihmal var, birçok kusur var. 29 can gitti. 29 işçi, 29 emekçi maalesef ihmaller zincirinde hayatlarını kaybettiler. Şu an soruşturmayı 3 tane Cumhuriyet Savcısı yürütüyor. 3 tane özel bilirkişi, yangın neyden çıkmış, nasıl yayılmış onun tespitini yapıyor. 2 mülkiye müfettişi, bu yangınla ilgili nasıl bir ihmaller zinciri var, onu yapıyor. Yargılama ve soruşturma sürecinde bütün bu aksaklar, kimin ihmali var, kim görevini yapmamış, hepsini madde madde çıkaracaklar.
Normalde 4 tane kaçış yolu olsa, tahliye alanları olsaydı işçilerimizin 29’u aynı anda ölebilir miydi? Yani en azından patlamada yaralananlar olurdu. Fakat diğer işçiler tahliye olurdu, olamadı. Demek ki bütün o kurallar burada çiğnenmiş.
“SUÇ MERKEZİ HALİNE DÖNÜŞMÜŞ”
Şu an soruşturmada 9 isim gözaltında. Peki bunlar kim? Orada mesulmüdür İ.Ş. gözaltında şu an. Kasten yaralamadan suçu var, sabıkalı. Yine iş yeri ortağı var, M.Ç. 1979 doğumlu. Yine muhasebeci gözaltına, S.A isimli. Bu da mesela cinsel tacizden suç kaydı var. Yani bir suç şebekesi gibi. Bakıyorsun mesela, A.E.P. isimli birisi var, işletme müdürü. Bu da ‘Ruhsatsız Silah Kanunu’na Muhalefet’,’Kasten Yaralama’ suç kaydı var. Bunlar aslında baktığınızda kriminal tipler. Yine bakıyorsunuz… Tadilattan sorumlu 6 kişi de gözaltına alınmışlar. İşletmede çalışanlar var, mobilyacılar var. Onlara da baktığınız suç kaydı olduğu görüyorsunuz. Suç merkezi haline dönüşmüş ilginç bir gece kulübü ve böylesine bir olay yaşanmış.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde bu 9 kişinin ifadeleri alınmaya devam ediyor. Daha sonra Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na sevkleri olacak.